2 Eylül 2016 Cuma

gÖzeL AhLak

Virane evin pireli yorganı.

Fettullah'ı, cübbelisi, ismaili, süleymanı, menzili, tenzili, tıngırı, mıngırı, tazmanya canavarı..

Acayip ve kaynağı bilinemez bir biçimde, sanki herbişeyi çoktan kavramış ve evrenin sırrına vakıf olmuş bir yetki ile ortada dolanan bazı en kahramanların ( bakınız yukarsı) , "diğerlerine" çektiği uyarı..

Diğerleri kim mi?

Kendisinden olmayan herkes elbet.

Uyarı ne mi?

Kapalı kapılar ardında, hatta en yukarda ve herkesten yalıtık, kıymeti kendinden menkul bir tapuyla konumlandıkları o ayrıcalıklı mekanda, insanı hem tanımayıp hem "üstün" ya da "alçak" ilan edebildikleri safsata.

Sözüm ona, güzel ahlak ve buyurucuları.

Nedir güzel ahlak?

El cevap; üniversite öğrencileri kızlı erkekli evlerde kalıyor amann!

Al sana "güzel ahlak"tan ahlaksızlığa, aktarmalı son dakika bileti.

İşte bütün dinler, tam da bu yüzden tüm kötülüklerin anası olmaya devam edecekler.

Onlara söyleyebileceğimiz yegane şey; kendi yarattığınız cehennemlere bizi dahil etmeyin !

Adem ve havva'nın yediği şey "elma" değildir, "bilme ağacı" dır o meyvenin aslı.

Onlar kendi iradelerini seçmiş, "bilgi" ve "özgürlük" ile olan maceralarına başlamışlardır aslında, kendilerini cennetten kovdurmak ve yılanlar tarafından sokulmak pahasına.

İşte güzel ahlak safsatası, tam da bu noktada kokusu tahammül edilebilir düzeyde bi osuruk olmaktan bile fazlasını haketmez.

İnsanın "psikolojik" boyutuna ve bu boyutun kendi tarihselliğine / yaşanmışlığına / tortusuna/ artısına / eksisine zerrece kıymet ve önem vermeyen, ve dahi kutsal kitapları kaleme alanların hiç bilmediği ve anlamadığı, boş bir akis.

Zanneder ki; birine bir kitap verirsin ve herşey "vardır" orada.

Sonra?

Ahan da okudun artık,şimdi biliyorsun yani, nedir doğru, nedir yanlış.. iyi insan, kamil çük, zart zurt..

Hadi lan..!

Oysa insanoğlu havva anamızın kaderini ve geleceğini paylaşır.

Tanrı yolunda tanrıya başkaldırış , sadece insandan beklenen en insanca davranıştır.

Şimdilerde tüm bu "en bilicilerin" cennet haykırışları, bu paradoksun en karanlık yönüdür.

İktidar hırsı ile donanımlı ve erekte.
Bizim hiç olmadığımız yerde.

4 yorum:

  1. Uzaydan bakınca göründüğü söylenen Çin Seddi'ne bakınca; gördüğün şey, -Eğer iyi bakabilirsen- insanın hırsıdır. Aslında güzellikten nasibini almamış insanoğlu için kendi dışında bir varlık yoktur.

    Vah, vah! Nasıl olur da insan bir şeyi kendinden daha çok sevmeye kalkar. (Montaigne)

    YanıtlaSil
  2. Bunu kiliseye karşı söylemişti sanırım, insan şüphe etmeye ve yeryüzündeki mutluluğu için çaba gösterme hakkına sahiptir :)

    YanıtlaSil
  3. Az önce Kuran'da sevgi sözcüğünü araştırdım. YOK!...
    Hani bazı ayetlerde geçen "sevgi" sözcüğü ise daha ziyade bir kıyas içeriyor.

    -İnsanlardan kimi de Allah'tan başka şeyleri O'na eş tutuyorlar da onları, Allah'ı sever gibi seviyorlar. Oysa iman edenlerin Allah sevgisi daha kuvvetlidir. O zulmedenler, azabı görecekleri zaman bütün kuvvetin Allah'a ait olduğunu ve Allah'ın azabının gerçekten çok şiddetli bulunduğunu keşke anlasalardı.

    YanıtlaSil
  4. rahim var onun yerine, onu verelim, daha süper bişii, sevgiden de öte bak yeminne diyom :)

    YanıtlaSil