2 Eylül 2016 Cuma

Sergei Bubka

Bizim jenerasyonun atletizm meraklıları için, sırıkla atlamanın unutulmaz ismiydi.

Öte yandan, uzunca bir süre soyadının "bukka" olduğu zannıyla tanınmıştır bu topraklarda.

Yok yok, yani aslında tabi ki bubka, ama aynı zamanda bukka.. çocukluk çağı algımız nedense hep böyle fısıldamıştı kulaklarımıza, bukka, bukka !

:)



Ben bu efsane ismi ilk olarak sscb forması ile izlemeye başladığımda henüz ortaokul-lise çağlarındaydım.. Kenan Onuk'lu olimpiyat günleri ve bilimum atletik faaliyet.. Sanki sırf bu iş için dizayn edilmiş sesi ve nezaketiyle, siyah beyaz yılların estetik abidesiydi Onuk, onun da bol olsun toprağı.

Bubka'ya gelince;

Sırıkla atlama dünya rekorlarını -hani benzetmek gerekirse- canı her çektiğinde kırmakla nam salmıştı kendileri.

Öyle ki, sadece rekorlarıyla değil, bir sonraki rekoru ne zaman kıracağına dair sorularla da geliyordu gündeme çoğu zaman.

Ne yani, şimdi bu adam altı metreyi de mi aşacaktı?

Yok daha neler anam!.. falan.. filan.. derken.. ama o bunu da yaptı.

Hatta sadece altı metreyi aşmakla kalmadı (ve yanılmıyorsam dünya üzerinde altı metreyi aşan ilk insandı) hemen akabinde 6.04.. ardından 6.10.. derken 6.14 ve en son bildiğim kadarıyla 6.15 ile dünya rekorunu, öncü deprem ve artçıları gibi salladı durdu.

Sporu bırakmasıyla birlikte, 1993 teki bu son rekoru uzunca bir süre kırılmadı.

Aslında 6.15'in daha da geliştirebileceği yönünde pek de umut yoktu, onu bile bırakmadı.

Öyle ki; "bi kaç yüzyıl boyunca mümkünse kimse elinde sırıkla dünya rekoru kırmaya filan çalışmasın " şeklinde fikir beyan eden atletizm otorleri bile vardı.

Lakin bundan 2 yıl kadar önce, yani tam 21 yıl sonra, fransız sırıkla atlamacı renaud lavilleni 6.16'yı geçmeyi başararak bubka'nın rekorunu kırdı ve bir başka tarih yazdı.

Bana sorsanız, ömrümün sonuna kadar böyle birşeye şahit olabileceğime inanmazdım.

Ama oldu, adam Bubka'dan daha yükseğe atladı.

Bugün hala, üzülsem mi sevinsem mi.. cevabını verebilmiş değilim kendi adıma.

2 yorum:

  1. Ben bu olimpiyatlar sırasında öğrendim bu rekorun kırıldığını, ve üzüldüm. Bir de atletizmi aslında yakından takip ediyorum; bu kadar geç duyduğuma da şaşırdım.

    Gerçekten üzüldüm, saygısızlık gibi geldi :).

    Bir de tam Bubka kadar olmasa da, bu olimpiyatlarda kırılan Micheal Johnson'un 400m rekoru...



    Mosey

    YanıtlaSil
  2. Vay kaptan, seni yeniden duymak güzel :)

    Valla aynen, bu rekoru kırmak.. resmen aymazlık, terbiyesizlik, alçaklık, had bilmezlik a.q, hahaha :)

    YanıtlaSil